9 Şub 2015

Fury (2014)

Fury, dramatik sahnelere ulaşabilmek adına, felaket bir savaşın ortasında yer almıyorlarmış gibi başlarına sürekli iş açmaya çabalayan altı kişilik bir tank ekibini konu alıyor. Ekseninde yer aldığımız genç adam dahil, hiçbir karakterin kahramanlıklara atılmak için yeterli motivasyonu yok; savaşın buna ihtiyacı yok ancak filmin ne yazık ki var. Yine de hem aksiyonun, hem de o –muhtemelen filmin tohumları olan- dramatik sahnelerin kurgulanışı Fury’yi yükseltiyor.

Baba figürünün kendini feda etmesi ve genç adamı acı dolu bir tecrübeyle geri kalan yaşamına uğurlaması, alışıldık bir kahraman olma stratejisi. Brad Pitt’in bu kariyer adımı, elbette Bruce Willis’in kendini, kızını isteyen adam uğruna feda etmesi kadar (Armageddon) aşkın bir mertebeye atılmıyor ancak iki aktör arasında birtakım benzerlikler oluşmaya başlamadı değil. Yaşlanan bir Brad’den çok çekeceğimiz olabilir, ve savaş kahramanlığı adına bir kolaj çalışması olmaya yakın Fury de neredeyse bunlardan biri.

‘Wardaddy’ bir kez daha tank-siperinden çıktığında o ölümcül kurşunu yiyeceğini elbette biliyordu; fakat Brad olmak bunu gerektirir…  Tüm diğer dramatik anlardaki gibi (film bundan ibaret), bunu süzecek durgun saniyelere sahip olmamız ise filmin iyi yanı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder